23 Mayıs 2010 Pazar

Kalbi Olanlar


Bedenlerimiz, dillerimiz ne derse desin; Rabbimiz kalplere bakıyor. Kalplerin durumu, gerçek durumumuzdur.

Kalpler ya pürüzsüzdür ya da hastalıklıdır veya ölüdür.

Kalpte hastalık belirtileri:



Günahlara karşı bağışıklık, kimi zaman nifaka geçiş belirtileri, riyakârlık, Allah’tan korkar gibi insanlardan ve elindekilerden korkma,
İbadetlerde istikrarsızlık, isteksizlik, vesvese,
Kur’an’dan, âfetlerden, ölümden, öğüdden etkilenmeme,
Göğüs darlığı, geçimsizlik,
Allah’a isyana karşı tepkisizlik,
Sivrilme, baş olma temayülü,
Şehvetlerin baskısına dayanamama,
Cimrilik, korkaklık,
Müslümanların ahvaline karşı alakasızlık,
İbadetlerde önemli-önemsiz, büyük-küçük ayırımı yapma,
Tapınırcasına bir dünya sevdası..

Hastalık nasıl bulaşıyor?



Karma ve karışmaya karşı tedbirsizlik.
Ev ve iş ortamının imanî yapıdan uzak kimselerden oluşması.
Mü’min bir cemaatten, iman kardeşlerinden uzak kalma.

Hasan Basrî diyor ki: “Kardeşlerimiz bizim için ailelerimizden daha değerlidir. Ailemiz bize dünyayı, onlar ahireti hatırlatıyor.”

Salih insanların örnekliğinden yoksun kalma.
Yiyeceklerde haram ve şüphenin izleri.
Gözün gördüklerine sınır koymama.
Şeytanın “sonra” parolasına aldanma.
Cemaatle namazı terk.
Zenginlerle çok içli dışlı olma.
Dinde tartışma çıkaran;
Allah’ın ayetlerini, Peygamberin hadislerini gazete haberi gibi evirip çevirenlerin arasında kalma.
Müzik fitnesine takılma.
Allah’ın düşmanlarına benzeşen bir yaşam tarzı sergileme.
Kadınların erkeklere, erkeklerin kadınlara benzeşmesi.
Bir yolla zulme bulaşma.
Küçük günahları küçümseme.
Ana-baba hukukuna riayet etmeme.
Dinî bilgilerde yüzeysellik.
Sınırsız denebilecek emellerde boğulma.
Uyku, yemek ve vakit israfında aşırılık.
İmtihanın sırlarını, Sünnetullahı anlayamayanlarda umutsuzluk.
Bir sosyal hizmet halkasında bulunmaktan mahrumiyet.

Tedavi:



İyileşme için farz ve nafile ibadetlerden sonra ilk ilaç, Kur’an’a sarılmaktır; okuyarak, çözerek, tefekkür ederek, yayılması için gayret ederek.
Günahlardan tövbe edip, geçmiş ibadetlerin kazalarını yapmak.
Günah zeminine yaklaşmamak.
Salihlerle beraberliği artırmak.
Eğlenceyi azaltmak.
Kardeşler arası kardeşlik hukukunu faal hale getirmek; birbirlerinin hayrını isteme ve kötülüğünü engellemede samimilik.
Başta ilmihal olmak üzere, din ilimlerinde öğrenme gayretinde olmak.
Kabir ziyaretinde bulunmak.
Vakıf-dernek faaliyetlerine katılmak. Bilhassa yetimlerle ilgili bir hayırda bulunmak.

İbnu'l Kayyım el-Cevziyye diyor ki:

"Bir kalp;

Günahtan tevbe edinceye kadar sahibini sıkıştırıyorsa,
Zikirsiz, ibadetsiz bir günü sıkıntılı görüyorsa,
İbadet ederken yemekten-içmekten daha çok zevk alıyorsa,
Virdini unuttuğunda malını kaybetmiş gibi üzülüyorsa,
Namaza durduğunda dertlerini unutuyorsa,
Vakit harcamada cimri ise,
Bir amelden çok o amelin kabul olması ile ilgileniyorsa. .

O kalp diridir. "




Op.Dr.Vadettin AKTAŞ

0 yorum: